Nedir aslında ''algı''; duyu organlarımız vasıtası ile beynimize aktardığımız veriler dizisinin işlemler sonucu beklenti, dikkat ve hafızada şekillenmesi ile oluşur.Bu oluşum bilinçli bir şekilde olduğu gibi bilinçsiz bir şekilde de hafızada yer alır.Algının Olgu ile bağlantısı var mı? sorusu ile konuyu biraz açalım.Algı ;olgunun (hakikat) bir yansıması vaya gölgesi gibidir. Olgunun çeşitli araçlar vasıtası ile ne, nasıl ,ne zaman,nerede, neden ve kim tarafın kullanıldığı önemlidir.Bizler algıladığımız olaylara bu soruları sormaz ve analiz etmez isek ,olgunun ne olduğunu anlamadan sadece algı ile baş başa kalırız. Olgunun akışında gerçeklik,doğruluk,bize olduğu gibi yansıması,bir zeka oyununa iş ve işleme tabi olmadan geçmesi ile oluşan algının ''etik'' bir süzgeçten filtre edildiğini gösterir aslında.
Günlük hayatımızda çoğu kez kendimizin'de uyguladığı veya bir şekilde gördüğümüz '' hayvan gölge'' oyunları,bu algı ile olgu bağlantımızın zihnimizde oluşmasına bir örnek teşkil edecek bir resim ile konuya devam etmek istersek;
El ile gölge yansıması Tavşan şekli |
Konumuzu asıl çerçevesi içerisinde ele alırsak,yerel yönetimlerde yönetim ve karar mekanizmaları çoğu zaman olgudan uzak ,hizmet verdiği kitlelere karşı algı yönetimini sergilemektedirler.Karar mekanizmaları bu tutumlarını seçilmiş oldukları dönem içerisinde rakiplerinin'den farklı olma farkın'dalık yaratma adına hareket etmeyi tercih etmektedirler.5176 sayılı kanunla 2004 yılında kamuda hayata geçen ''kamuda etik'' kavramının yasallaşması ile olgu ve olayların çerçevesini şekillendirmiştir.Hizmet sunulan topluluğa, olgudan uzak şeffaf,tarafsız ,dürüst ve adil olmayan bir algı yönetimi, kanunun kendine ve ruhuna ters olması yanında hiçte ahlaki olmayan bir yönetim anlayışıdır.
Algı yönetimi ;bugün içinde bulunduğumuz yönetişim döneminde iletişim araçları vasıtası ile istenirse olumlu veya olumsuz neticeye mahal verecek boyutlar ortaya çıkarabilir.Bu sürece bir örnek vererek konuyu bağlarsak ;.Bir kimyasal atığın su yolu ile zehirlenme tehlikesine karşı,kişilerin topluluğun kanaatlerini değiştirme adına kriz yönetimini olguyu gerçek manada etik kurallar çerçevesinde yönetmesi yerine ,zaman kazanma istemi ile algı yönetimininde kendince başarı sağlamak, sonuçlarına katlanılmayacak felaketleri ortaya çıkarabilir.Aynı olay risk haritaları çıkartılarak tehlikeler önceden tahmin edilip önlemler her şeye rağmen alınmış, zehirlenme risk kontrol altında ise, toplumun panik ve stres yönetiminde olgu ile algı yönetimini etik kurallar çerçevesinde yapılması, gerçek ve sürekli başarıyı getirmiş olacaktır.
Recep HIDIR
Ondokuz Mayıs Üniversitesi
Sosyal Bilimler Enstitüsü
Kamu Yönetimi A.B.D.
Yüksek.Lisans Öğrencisi
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder